Mühendislik ve hukuk, iki önemli ilgi alanında ahkam kesen, "geçkin" bir mühendisin kaleminden.

Sekonder Koruma

“Sekonder Koruma” terimini yanlış mı biliyoruz?  

Bu metin yazılmaya başlandığında hedef, aşırı akım rölelerinin ayarlanmasında meslektaşların daha cesur olmasına yönelik birkaç kelam etmekti, ancak daha ilk paragraftan yazının rotası değişti. Kulak tırmalayıcı “sekonder koruma” terimini acaba dilimize yanlış mı oturtmuştu meslektaşlar?  

Bir transformatör üstüne konuşulurken sekonder dendiğinde genel olarak -örneğin 400 V bir- transformatörün çıkışı, ikinci tarafı akla geliyorken; sekonder teriminin İngilizce karşılığı, tali, ikincil (birincil olmayan) manasında iken bizim bildiğimiz "sekonder koruma" terimi kafa karıştırıcı idi. Türkçe ’ye yerleşen manada kastedilen, enstrüman akım transformatörünün sekonderi ve bundan alınmış bilgi ile koruma rölelerine bırakılan, açtırma ekipmanını tetikleme kararıdır. Yabancı literatürde aynı tetikleme işi ANSI kodları (50-51-50N-51N) ile açıklanır ve aşırı akım koruması olarak geçer. Sekonder koruma terimi, primer korumaya arka çıkan (back-up) destek koruma anlamında geçmektedir. Burada belki de dilimizde, uluslararası literatür ile çelişen bir duruma ilk kez dikkat çekiyor olabiliriz.

Türkçe web sayfalarında, röle üreticilerinin jargonunda, “sekonder koruma” hep yukarıdaki manası ile kemikleşmiş durumda: Akım trafosunun sekonderini kullanarak yapılan koruma. Peki “primer koruma” nedir? Sekonder (x/5A) olmayan, doğrudan tüm akımın üzerinden geçtiği OG sigortasının (fuse) sağladığı koruma, primer diye biliniyor. Oysa sigorta da akım trafosu da transformatörün primer tarafında yerleşik, yine kafa karıştırıcı. Web aramalarında “zati koruma” diye çıkan, termostat, Bucholz, basınç korumalarını da kapsayan aygıtlar “özel koruma” olarak anıla gelmiş. Niye özel? “Özel” sıcaklık koruması olmayan büyük transformatör var mı? Yalnız özel siparişlerde mi bu korumalar var? Hayır! Bunlar, aşırı akım rölesinin ve akım trafosunun “insafına” kalmadan, net biçimde açma sinyalini kendisi üretebilen, güvenilir aygıtlar.

Sekonder koruma nedir?

Tam da bu noktada tezimi açıklama zamanı. Avustralya kaynaklı bir makalede de anlatıldığı üzere, transformatörün tankından, aracısız bilgi alan, termostat, Bucholz vb. röleler, onu doğrudan koruyan birincil-primer korumalardır. Biz bunları zati-özel koruma olarak biliyoruz. Peki ikincil olarak kime güvenelim de transformatörümüz korunsun? Yine aynı makalede yazar, ikincil olarak, AG taraftaki büyük devre kesicinin açmasına daha çok güvenebileceğimizi belirtmektedir. Buna itirazımız olamaz. O devre kesicinin seçimini de transformatör verileri bağlar. Üçüncül olarak da primer taraftaki aşırı akım koruması transformatörü korur. Bu bakış açısıyla sekonder (ikincil) koruma olarak dilimize yerleşmiş olanın, gerçekten de birincil bir koruma olmadığı, başka korumaları tamamlayan -ama en başta olmayan- bir metot olduğu apaçıktır (ama biz onu akım trafosunun sekonderi biliyorduk!). Sanki o en baştaki röleye ikincil koruma olmayı yakıştıramamışız öyle değil mi? O röle primer taraftan aşırı akım, kısa devre koruması yapar, en başta olması sekonder olmasına engel değildir. Sekonder koruma rölesi yerine "koruma rölesi", "aşırı akım koruma rölesi" terimlerini yerleştirmek gerekir.  Şimdilerde sık kullandığımız, PNC, Siemens, SEPAM, Easergy vb. akıllı röleleri ve bunların haiz oldukları ANSI yetenekleri düşündüğünüzde, “kuru” bir “aşırı akım rölesi” terimi de basit kalacaktır. Transformatör koruma rölesi de denilemez zira bunlar ile hat da korunur dev motorlar da. Dilimizin zenginliği ve kelime türetme yeteneği ile övündüğümüze göre bir karşılık bulabiliriz. Ya da yine aynı isim olsun ama sekonder gerçekte neymiş fark edelim.

Sekonder koruma terimi, hatalı bir karşılık verilerek dilimize girmiştir. O kadar işi arasında matematik kitabı yazan Gazi'nin gösterdiği özen gibi terimlere özenelim. Biz bu transformatör koruması işinde, terimde olduğu gibi bir yerlerde yanlış yapıyor olabilir miyiz? Transformatör çıkışından şaltere kadar olan ve çoğunda hatalı döşediğimiz kabloları hangi ekipman koruyor, hiç düşünüyor muyuz? Bir başka primer koruma elemanı olan diferansiyel korumayı, kabloyu da koruyacak biçimde neden yaygınlaştırmıyoruz? Bu konuya devam edeceğiz gibi görünüyor.  

(edit: Sn. Nejat Cahit Hocama saygılar- 300'e yakın sayfa ziyareti) 

(edit: birkaç tümcede rütuş yapıldı)


Hiç yorum yok: