Yıldırım Koruması ve 62305 Standardı

Meraklısı iseniz, raylı sistem trafo binaları ve NATO bağlantılı askeri işlerdeki çatılara (edit: +TEİAŞ işleri) dikkatle bakmalısınız. Ülkede, yıldırım koruma sisteminin doğruları maalesef bu ve buna benzer pek az işte uygulanıyor. Yaşadığım şehirde genişçe bir arterde yaya üst geçidi inşa ediliyor. Tamamen çelik bir yapı. Mimari (belki statik de) gereği çelik bir borudan yapılmış göğe yükselen ve taşıyıcı (belki de değil) halatların bağlanacağı bir konstrüksiyon var. İnşaat sürüyor ama müteahhit imalatı kaçırmamış, boruyu boyamış üstüne de ... m yarıçaplı "aktif" paratoneri kondurmuş. İndirme iletkeni de var hem de. Fotoğrafı şöyle.

TS EN 62305 uygulamalarında, yukarıda olduğu gibi yapının metal iskeleti varsa yada metal çatı veya metal cephe varsa, yapının iletken materyalleri yıldırım koruma sisteminin birer parçası olarak kullanılabiliyor. Nasıl ki bir metal bayrak direğinin tepesine bir yakalama ucu koyup yanından bakır indirme iletkenini (2 adet 50 mm2 bakır iletken olmaz ise hatırım kalır:-) döşemeye gerek yoksa, anlattığım geçitte de zaten yeterince kalın kesitteki çelik yapı, indirme iletkeni olarak kullanılmalıdır. Geçit iskeletinin tüm metal yapısının elektriksel olarak bağlı olduğundan emin isek, temel pabuçları yapılırken temel topraklamasını da ihmal etmediysek bu yapı zaten mükemmel biçimde 62305'i sağlar. Yuvarlanan küreler yöntemi ile ilave korumaya gerek var mı bakılabilir. 

Sayın Hasbi İsmailoğlu hocanın konuya ilişkin görüşlerini kaleme aldığı teknik metne buradan ulaşabilirsiniz.

Edit: Sayın Sabri Günaydın'ın eski ama hala güncel çok önemli yazısına şu linkten erişilebiliyor. NFC 17-102'yi ve ESE "pazarlamacılarını" tarihsel gelişimi ile anlatmış sayın Günaydın.

Berlin gezimizde Reichstag çatısına çıkıp etrafı izlerken oradaki 62305 uygulamasını görmek fırsatı bulmuştum. Çatıdaki heykellere minik yakalama uçları ve iletkenleri iliştirilmişti. İki fotoğraf şöyle;

Reichstag çatısında heykeller

Reichstag çatısında heykeller 2

Bir  başka çatıdan şu detayı çektim. Ardında da parlamento binasının (Reichstag) görünüşü var.
Hafif raylı binası
Reichstag Almanya Berlin
Bir şantiyemde İSG danışmanı doçent, yıldırım korumaya takmıştı. Her denetim de eleştiri yazıyordu. Şantiye idari binası korunuyor mu sorusuna evet demek için binanın iki tarafında mevcut direkler arasına gerili iletken ile kesin çözümü uyguladık. Aşağıdaki gibi bir çözümdü.
bacaların 62305 koruması
25 metre açıklıkta o iletken sehim yapıp çamaşır ipi gibi görüntü veriyordu ancak kitap öyle söylüyordu ve en ekonomik çözümdü.

Dikkat! İroni Barındırır

Oturulur durumda olan bir lüks konut projesine keşif incelemesine gitmiştik. Müteahhitin ayıplı, eksik işleri olduğu iddia ediliyordu. Keşif bitti, makul bir süre sonra taslak rapor, kurul üyeleri arasında görüşe sunuldu. İnşaat mühendisi, sözleşme eki teknik şartname maddeleri üzerinden tek tek ilerleyerek, "bu yapılmış, şu eksik" şeklinde tespitlerini yazmıştı. Bir madde dikkatimi çekti. "Asmolen döşeme yapılacaktır." "Yerinde yapıldığı görüldü." İlgili mühendisi aradım, ikaz ettim. "Kripton gezegeninden olduğumuzu bilmemeliler" dedim. Hak verip cümleyi şöyle düzeltti: Bina, yapı denetim firması kontrolünde inşa edildiğinden asmolen döşemenin yapıldığı kabul edildi. Bana kalırsa bu tespitte de sorun var ama en azından "sırrımız" ifşa olmadı.

Bilirkişilik şartları arasında açıkça ilan edilmeyen bir kural vardır. Kripton gezegeninde doğmak. Evet, Clark Kent gibi duvarların, döşemelerin içini görebiliyoruz. Açık-gizli ayıplar asla bizden kaçmaz. İnşaatların imalat geçmişini dahi retrospektif olarak bir bakışta görebiliriz. Ekonomi yanımız da çok güçlüdür. İğneden ipliğe herşeyin rayiç fiyatını geçmişten bugüne ezbere biliriz. İki yıl önce bitmiş, milyon dolarlık villanın kesin hesabını 100 dolara çıkarırız mesela (adam başı yüz ama o kadar da değil).

Aman! Aramızda! 💪

(edit: bu dosyada çok daha çarpıcı olaylar yaşandı, ilk fırsatta başka bir yazıda anlatılacaktır)

Çok özel yetenekli bilirkişiler